Bir zeytinyağının tadı, kokusu ve içerisindeki polifenol molekülleri çeşitliliği ve miktarı, zeytinlerin yetiştiği bölgenin yansımasıdır. Zeytinliğin toprak yapısı, güneş yönü, aldığı rüzgar, topraktaki diğer komşu bitkilerin çeşitliliği gibi faktörler zeytin meyvesine akseder.
Biz sadece Milas'taki 300 dönüm zeytinliğimizden hasat ettiğimiz, kendi zeytinlerimizi sıkıyoruz. Bu sayede, coğrafi işaretli zeytinyağımızın kendine has özelliklerinin sürekliliğini sağlayabiliyoruz.
Milas'ın sarp ve kayalık tepeleri, diğer bitki türlerinin toprağa kattığı besinler ile beraber zeytin ağaçlarımıza gerekli mineralleri, suyu, güneşi ve rüzgarı cömertçe sunuyor.
Milas yöresinde sahlep, nergis, bakla, incir, armut ve çam gibi pek çok bitki türü ile asırlardır beraber yaşayan zeytin ağaçlarımızı doğal ortamlarında koruyor, hiçbir şekilde kimyasal ilaçlama yapmıyoruz.
Tüm bitkiler gibi zeytin ağaçları da kendilerine nasıl davranılırsa o şekilde yanıt verirler. Özellikle hasat sırasında zeytin ağacını sallamak veya dallarını zedeleyecek darbeler uygulamak zeytin ağacını küstürür, sonraki dönemlerdeki meyve kalitesini ve verimini düşürür.
Biz ağaçlarımızı dostlarımız olarak görüyoruz; uyguladığımız bakımlarda ve hasat esnasında onlara zarar getirmiyor, büyük bir özenle hasat ediyoruz.
Zeytin meyvelerimizi hiçbir şekilde yara almadan, ezilmeden, toprağa değmeden ve ısınmadan, hava alan küçük delikli sepetler ile sıkım aşamasına getiriyoruz. Sıkım tesisimizin zeytinlik alanımızın merkezinde olması sayesinde zeytinlerimizi küçük partiler halinde ve çok kısa sürede sıkım tesisimize ulaştırabiliyoruz.
İdeal zeytin sıkım teknolojisi, üzerinde sürekli araştırmalar yapılan ve makaleler yazılan bir konudur.
Zeytini temiz su ile yıkamak ve hemen hava ile kurutmak, kırmak yerine dilmek, olabildiğince çabuk şekilde ve küçük haznelerde yoğurmak, santrifüj teknolojisi ile yağını posa ve acı sudan arındırmak; tüm bu süreci en kısa sürede (en fazla 45 dakikada) sonuçlandırmak gerekir. Bu şekilde, zeytinyağı içerisindeki polifenol oranı maksimum düzeyde tutulabilir.
Üst kalite sıkım makinesi üreticileri, bahsedilen koşulları sağlayacak özel makineler tasarlayıp üretmekte. Biz bu koşulları, en son teknolojinin ürünü olan kontinü sıkım makinamız sayesinde sağlayabiliyoruz. Amacımız, nicelik yerine niteliğe odaklı bir felsefe ile birim zeytinden olabilecek en sağlıklı ve kaliteli yağı elde etmek.
Sağlıklı ve kaliteli bir zeytinyağı için ham zeytinyağını en düşük asit oranında ve maksimum düzeyde polifenol ile üretmek yeterli değildir. Zeytinyağının hemen hava ve ışık ile teması olmayan krom nikel tanklara alınması, 15-24 derece arası sıcaklıkta dinlendirilmesi ve stoklanması gerekir. Bu şartlar sağlandığında zeytinyağı, içindeki polifenol oranını 2 sene boyunca %90'lara varan oranda korur ve ilk günkü aromatik özelliklerini muhafaza eder.
Biz zeytinyağımızı ideal koşullarda stokluyoruz ve hem şişe hem teneke ambalajlarımıza dolumu, aldığımız siparişler doğrultusunda yapıyoruz. Böylece müşterilerimize ulaşan zeytinyağımızın üretim çıkışındaki kalite düzeyinde olmasını sağlıyoruz. Müşterilerimizin de satın aldıkları zeytinyağını benzer koşullarda, serin ve karanlık bir ortamda saklamalarını tavsiye ediyoruz.
Zeytinyağı ambalajlarımızdaki üretim tarihi, sıkım tarihidir; dolum tarihi değildir.
Sizlerle en güncel gelişmeleri paylaşmamız adına e-posta listemize kayıt olabilirsiniz.